LOKOMOTİFLER:
Bu tür insanlar mutsuzluklarını başkalarından çıkarmaya çalışırlar.
Genelde sinirli ve düşmanca davranırlar.
Çözüm: Kabullenmemek gerekir. Bu tür davranışların işi olumsuz etkilediği belirtilmelidir.
MÜKEMMELİYETÇİLER:
Eğer bir şey mükemmel değilse olumsuz davranışlar gösterirler.
Onların standartları gerçekçi değildir, başkalarının övdüğü bir iş onlara göre kabul edilebilir dahi olmayabilir.
Çözüm: Söylediklerini fazla ciddiye almamak gerekir. Aslında kendi yetersizliklerine hayıflanıyorlardır,
sizinkine değil.
SİNSİ DİRENİŞÇİLER:
En ufak değişiklik canlarını sıkar. Mevcut düzenin değişmesini asla istemezler.
Çözüm: En iyi strateji bu tipleri de değişimin içine dahil eder. Eğer sürecin parçası olurlarsa
davranışlarında ani değişiklik olur.
BENİM İŞİM DEĞİLCİLER:
Bu kişiler olumsuzlukları iş tanımına uymuyor düşüncesiyle kesinlikle yapmayarak gösterirler.
Çözüm: Aslında kendilerini geliştirip daha iyi hakimiyet kurma isteği vardır. Ancak kariyerleri
açık değil diye yapılan işe heyecan kalmamıştır ve az uğraşı verirler.
AYAKLI GAZETELER:
Bu kişiler mutsuzluklarını etrafa söylenti çıkararak yansıtırlar.
Çözüm: İlgili kişiler gerçek bilgileri vermek en iyi çözümdür.
KARAMSARLAR:
Dünyayı zevksiz bir yer gibi görürler. Dünyanın tepelerine yıkılmasını beklerler,
yıkılmazsa yıkmak için elinden geleni yaparlar.
Çözüm: Davranışı değiştirmek çok zordur. Başlangıç olarak negatif alışkanlıkların yerine
birkaç iyi alışkanlık sunulabilir.
MIZMIZLAR:
Bu tipler çocuk gibi davranır. İstediği şeyler olmayınca geri çekilir, kaş çatar, tiradına başlar, vs.
Çözüm: Bu kişiler destek göreceği çevre arar. Birileri onlara sürekli ne kadar iyi iş yaptığını söylemelidir.
CİDDİYETSİZLER:
Hiçbir işi ciddiye almazlar, başkalarının işini de zorlaştırırlar.
Çözüm: Açık hedefler, standartlar ve beklentileri belirlenmeli, kendisine iletilmelidir.
ELEŞTİRİCİLER:
Ne olursa olsun kendi söylediklerinin doğru olduğuna inanırlar.
Çözüm: Örnek vermeleri, kanıt göstermeleri istenebilir ya da konuya niçin muhalif oldukları sorulabilir.
FEDAKARLAR:
Erken gelir, geç giderler. İstenen her işi yaparlar.
Çözüm: Pozitif geri bildirim isterler. Güzel sözler söylenmesi hoşlarına gider.
KENDİNİ SUÇLAYANLAR:
Kendilerine kızarlar. Hatayı her zaman performanslarında, görünüşlerinde, sosyo-ekonomik
statülerinde vb. bulurlar.
Çözüm: Kendine güvenlerini yeniden kazanmaları için herhangi bir strateji bulmak gerekir. Egolarını
harekete geçirecek bir nedene ihtiyaç vardır.
KIRILGANLAR:
Çok hassastırlar, iyi ifade edilememiş bir cümle hemen kırılmalarına neden olur.
Çözüm: Önemli bir şey söylemek gerektiğinde kısa ve direkt hedefe yönelik olmasına dikkat edilmelidir.
Konu kişiselleştirilmemeli ve tam anladığından emin olunmalıdır.
*alıntı..
DÖNÜŞ / 22 OCAK
-
Eve dönmenin sevincini ve keyfini yaşayamadan otel yangınıyla bizim de
içimiz yandı. Gün geçmiyor ki bir felaketle karşılaşmayalım ve hiçbirinden
ders al...
14 saat önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder